Bize Yazin K.Defteri Linkler Top Liste ResimlerGaleri Reklam Reklam Verin
FREE Registration
GO
» Advance Search


Mahir Kaynak'ın Yazıları
Mahir Kaynak'ın
Tüm Yazıları
Diğer Yazarlar
Oktay Sinan Oğlu
Basında Çıkan Yazıları
Ömer Lütfi Mete
Önemli Yazıları
Seçtiğimiz Diğer yazarlar
Türkiye ve Dünya Basınındaki Yazarlar
Yeniden Yapılanıyoruz!

Mahir Kaynak ve İstihbarat Hakkında Herşey Burada!

denge

 



DENGE

Çatışma ve denge birbirinin zıddı gibi görünmesine rağmen onları oluşturan öğeler arasında büyük bir benzerlik vardır. Her iki halde de iki farklı güç vardır ve bunların yönü birbirine zıttır ama bunlar bazen çatışır, bazen bir terazinin iki kefesinde yer alır ve sükuneti temsil ederler. Bu iki gücün dengeye gelmesinin olmazsa olmaz şartı ikisi arasında sağlam bir istinat noktasının bulunmasıdır. Bu nokta her iki gücün tüm ağırlığını taşır, eğer denge bozulmaya başlarsa konumunu biraz değiştirerek dengenin yeniden oluşmasını sağlar. Çatışan taraflar gücü temsil ederken denge noktası sağlamlığı, dengeyi sürdürmek için gerekli düzenlemeleri yapacağı için, aklı simgeler. Türkiye’de denge kavramı ve onu sağlayacak bir istinat noktası yoktur. Soğuk Savaş döneminde taraflardan birinin gücünün parçasıydı ve dengeyi sağlayanlar ondan gücün bir unsuru gibi davranmasından öte bir rol beklemiyordu. Bildiği kavramlar dost ve düşmandan ibaretti. Çatışmaya karşı olanlar uzlaşma kavramına sarıldılar. Uzlaşma dengeden farklıdır ve herhangi bir istinat noktasına ihtiyaç duymaz. Dengede tarafların konumunu kendi iradeleri değil karşı gücün etkisi ve istinat noktası belirler. Ancak uzlaşmanın zayıf yanı taraflardan herhangi birinin bu uzlaşmayı her zaman bozabilmesidir. Oysa dengede taraflardan birinin böyle bir imkanı yoktur. Denge kurmak isteyenler karşı tarafın da kendileriyle tartılabilecek bir güce erişmesine imkan sağlarlar. Bugün ABD’nin petrol fiyatlarındaki artışı frenlememesi hatta, birçok analizciye göre, bu artışı desteklemesi ve Rusya’nın giderek askeri bir güç haline gelmesinin yolunu açması bir denge arayışı olarak nitelenebilir. Yani yeni denge ekonomik güce göre kurulacak olsaydı Rusya bu dengenin bir tarafı olamazdı ve muhtemelen AB terazinin öbür tarafını işgal ederdi. Acaba ABD askeri dengeyi kendi açısından daha uygun mu gördü? Eğer böyleyse ekonomik dengede taraf olması beklenen AB, Uzakdoğu ülkeleri terazinin bir kefesindeki ağırlık olacak ve yeni denge ABD ile Rusya arasında ve askeri güç kriterine göre şekillenecektir. Bugüne kadar Türkiye terazinin bir kefesindeki ağırlıklardan biriydi ve bu haliyle herhangi bir bağımsız davranışı söz konusu olamazdı. Ancak bugün oluşan dengenin istinat noktası olabilir ve yeni dengenin hangi kritere göre yani askeri mi ekonomik mi olacağının belirlenmesinde aktif rol oynayabilir. Bu dönüşümü gerçekleştirmenin ilk şartı kendi içimizdeki çatışma modelini terk edip bir iç denge arayışına gitmektir. Yani birbirine zıt güçler olacak ama bunu dengeleyebilecek bir istinat noktası yaratılacaktır. Bu noktanın Türkiye’nin yeni dünya dengesi içindeki yeri ve yönünün korunmasından öte bir kaygısı olmamalıdır. Mesela ne başörtüsünün yanında ne de karşısında olmalıdır. Zaten başörtüsü yeni denge arayışında bir araçtan ibarettir. Bugün yargı böyle bir rol mü oynamak istiyor yoksa terazinin bir kefesinde mi duruyor kestiremiyorum. Askerin tavrını bilmiyorum. 

Mahir KAYNAK
10.06.2008
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol